Açıklama : |
Kırlangıcın biri , bir adama aşık olmuş .
Cesaretini toplayıp penceresine konmuş .
Önce olabildiğince dik durmuş ,
Sonra gagasıyla cama vurmuş .
'Tık... tık tık ...'
Çok meşgulmüş adam ... öfkeyle cama dönüp bakmış :
'Kimmiş onu işinden alıkoyan ?'
Kırlangıcın minik kalbinde amansız bir heyecan
Kırık sözcükler dökülmüş gagasından ...
'Hey adam , seni nicedir izliyorum .
Sorma nedenini , niçinini ,
Ama galiba seni seviyorum' .
Şaşırmış adam ,
'Sen de nerden çıktın şimdi ,
Tam aklımı toplayacakken bozdun işimi ...'
Şöyle bir tüylerini kabartmış kırlangıç ,
ve aklındaki planı çıtlatmış :
'Aç pencereyi beni içeri al sen ,
birlikte yaşayalım ebediyen ...
hem sofrada ortağın olurum ,
hem evde eğlencen'.
Parlamış adam :
'Şuna da bakın neler diyor bu ...
Haddini bil, hiç kuş insana aşık olur mu ?'
'Soğuklar başladı bak, üşüyorum dışarda .
Alırsan içeri , deva olurum yanlızlığına da ...'
Hepten kızmış adam , kovmuş kırlangıcı camın önünden
'Yürü git işine , yalnızlığımdan memnunum ben"
Bükmüş gagasını zavallı kırlangıç ,
Uçmuş semaya doğru , kanadı kırık ...
Gel zaman git zaman ,
kırlangıçın hemen ardından ,
bizim adamı pişmanlık basmış : 'Hay aptal kafam, ben ne halt ettim ,
ayağıma gelen fırsatı teptim'.
Sonra teselli etmiş yalnız kalbini :
'Sıcaklar başlayınca gelir kırlangıcım .
Onu içeri alır yalnızlığımı paylaşırım" .
Kış geçip de yaz gelince , yalnız adam başlamış beklemeye ...
Ama sevdalısı uğramamış bile bir kere ...
Akın akın gelen sürülere sormuş ,
Onun kırlangıcından eser yokmuş .
Öyle üzülmüş ki , gidip bilge kişiye danışmış .
Hem kırlangıcı , hem kendi eşekliğini anlatmış
Bilge kişi almış adamın mesajını ,
Lakin üzüntüyle sallamış başını :
''A benim yalnız oğlum demiş.
Ne kadar efkarlansan azdır .
Çünkü kırlangıçların ömrü 6 aydır ...''
Özetle ;
Gündelik hayat mücadelemiz içinde bizleri dost bilip bize dostça uzanan elleri ve sıcacık yürekleri yitirmeden önce kıymetini bilmemiz duası ile inşallah...
|