| » Fotoğraf Galerisi |
 Ayın Konusu |
| Bitkiler |
| Dijital Çalışmalar |
| Hayvanlar |
| İnsan |
| Macro |
| Manzara |
| Netfotograf Özel |
| Sanatsal - Teknik |
| Siyah Beyaz |
| Su Altı |
| Şehir - Mimari |
| Yaşam |
| Yetişkin |
 Diğer |
| |
|
| |
| » Fotoğrafça | Titreşim Önleme Sistemi Yararlı Mı?
|  Aşağıda görülen her iki fotoğraf da, aynı ortamada ve aynı değerler ile çekilmiştir. (Yetersiz ışık şartları, Perde Hızı: 1/8, Diyafram: 2.8, ISO 50) Makinenin, yetersiz ışık şartları nedeniyle ISO yu yükseltememesi ve her iki fotoğrafta da aynı perde hızı ve diyafram değerl... | | Devamı » |
| |
| » Aktif Üye/Ziyaretçi |
| Üye:
ertugrulkoca,
gokhanbarkin,
tatli,
(3)
|
| Ziyaretçi: 1494 |
| |
| Toplam Üye: 282358 | | Dün: 2 | | Bugün: 2 |
|
|
Fotoğraf Arama
|
|
|
Kurtuluştan Sonra
|
|
Fotoğrafın büyüğünü ve exif bilgilerini görüntülemek için fotoğrafın üzerine tıklayın |
|
hamit54 
Portfolyo
için
tıklayın
|
Kurtuluştan Sonra |
| Makina : |
Canon EOS-1D Mark III
|
| Objektif / Filtre : |
Canon EF 50mm f/1.4 USM
|
| Kategoriler : |
Diğer
Gökyüzü & Bulutlar
|
| Eklenme Tarihi : |
30 Ağustos 2010 |
| Görüntülenme : |
1865 |
| Açıklama : |
Zafer Bayramı'mız ile birlikte yaşıyor bu bayrak,
dibinde yatan da bu bayrak için balkanlarda şehit
olmuş bir neferimiz.
Ya bayraksız yaşayıp şartlarını sindireceksiniz,
ya da, bayrağınızın rengine halel getirmeyeceksin.
Büyük mimarımız Atatürk'ü anlama vaktimiz her gün
artan bir hızla azalıyor.
Dilerim çok geç olmaz.
Selam ve sevgilerimle...
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki,
Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler,
mensuplar memleketi olamaz.
En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.
Gazi Mustafa Kemal
|
| İp : |
78.***.**7.71 |
| |
|
|
|
|
| Kurtuluştan Sonra yorumları |
|
sinanefendi 
üye
(Amatör)
Yurtdışı 
|
Merhaba Hamit Abi,Rahmetli Atamiz olacaklari bildigi icin ,Din ve Devlet islerini bosuna ayirmadi.Bize düsende ilkeleriyle yolumuza devam etmek olacak.O bu cumhuruyeti kurdu.O Olmasaydi bu millet ne bir araya gelirdi, nede Yunanin ,Ingilizin cizmesinin altindan ezilmekten kurtulamazdi.Emegine saglik Abi,saygilarimla. |
|
Tarih: 1 Eylül 2010, 20:41 - İp: 84.***.**7.123 |
| |
----------------
|
|
|
|
| |
|
| |
|
|
|
acizane 
üye
(Meraklı)
Balikesir
|
 http://galeri.netfotograf.com/fotograf.asp?foto_id=348585
"Düşmanlarımız, bizi dinin etkisi altında kalmış olmakla itham ediyor, duraklamamızı ve çöküşümüzü buna bağlıyorlar; bu bir hatadır. Bizim dinimiz hiç bir vakit kadınların, erkeklerden geri kalmasını talep etmemiştir. Allah'ın emrettiği şey, Müslüman erkekle, Müslüman kadının beraberce din öğrenerek eğitilmesidir. Kadın ve erkek bu ilim ve eğitimi aramak ve nerede bulursa oraya gitmek ve onunla mücehhez olmak zorundadır. İslam ve Türk tarihi incelenirse görülür ki, bugün kendimizi bin türlü kuralla bağlanmış zannettiğimiz şey yoktur. Türk sosyal yaşantısında kadınlar bilimsel yönden eğitim ve öğretim görmekte ve diğer konularda erkeklerden katiyen geri kalmamışlardır. Belki daha ileri gitmişlerdir." (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, 1959, c.2, s.86)
-------------------------------------------------------------------
"Büyük bir inkılap yaratan Hazreti Muhammed'e karşı beslenilen sevgi, ancak onun ortaya koyduğu fikirleri, esasları korumakla tecelli edebilir." (Şemsettin Günaltay, Ülkü Dergisi, sayı 100, s. 4)
-------------------------------------------------------------------
"Camilerin mukaddes mimberleri halkın ruhi, ahlaki gıdalarına en yüksek, en verimli kaynaklardır. Minberlerden halkın anlayabileceği dille ruh ve beyne hitap edilmekle Müslümanların vücudu canlanır, beyni temizlenir, imanı kuvvetlenir, kalbi cesaret bulur." (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, c. 1, s. 225)
-------------------------------------------------------------------
"Allah birdir, şanı büyüktür. Allah'ın selameti, sevgisi üzerinize olsun. Peygamberimiz Efendimiz Hazretleri Allah tarafından insanlara dini gerçekleri duyurmaya memur ve elçi seçilmiştir. Bunun temel esası, hepimizce bilinmektedir ki, Yüce Kuran'daki anlamı açık olan ayetlerdir. İnsanlara feyz ruhu vermiş olan dinimiz son dindir. En mükemmel dindir. Çünkü dinimiz akla, mantığa, gerçeğe tamamen uyuyor ve uygun düşüyor. Yer ve zaman : 7 Şubat 1923 tarihinde, Balıkesir'deki Paşa Cami" (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, c. 2, s. 93)
#02.09.2010 10:11:01 tarihinde düzenlendi.
|
|
Tarih: 2 Eylül 2010, 09:57 - İp: 95.***.**9.79 |
| |
----------------
|
|
|
|
| |
|
| |
|
|
|
acizane
üye
(Meraklı)
Balikesir
|
Hamit bey ustam...
''Eklediğiniz açıklamaların hiç birine itirazım olmadığı gibi,
çok da memnun oldum.''
Demiş ve isyanınız dışında her kelimenin altına imzamı çekinmeden atabileceğim şu açıklamalarınızı yazmışsınız
''Benim isyanım, insanların cahil bırakılarak
beyinlerinin sömürüsü sonucunda geri bırakılmış olmasına.
Bilim ve teknikten uzak tutulan islam aleminin bir çok ülkesinin
hemen her şeylerini yabancılara teslim etmiş olmasına.
Tembelliğe, boşvermişliğe.
Dünya hızla kocaman adımlar atarken, islam aleminin
hala emeklemekte ısrarcı olmasına.
Bu nedenle dinin kullanılmasına.''
Aslında acizane kanaatim şudur ki bizler ön yargılarımız ile bilmediğimizin düşmanıyız, zira bende birazda yanlış anlaşılırmıyım endişesi ile pravakotörlüğe çıkmış namımıza rağmen fotoğrafınızın altına yazmak ile yazmamk arasında bocaladım ve sizin memnuniyetiniz ve hoş görü ile bakışınıza paralel belli fikirler üzerindeki ortak noktaları işaretiniz bilakis beni de mutlu etti...
Sizinle sosyal,kültürel ve fikri olarak belli noktalarda farklı düşünüyor olsakta içinde haklılık payınızın olduğunu düşündüğüm noktalarda size haksızlık yapacak değilim.
Günümüzde belli suistimal ve farklı senaryolar ile dünya sahnesindeki başrol oyunculuğundan figüranlığa sürgün edilmiş köklü medeniyetin torunları olarak üzülmemek elde değil...
Ancak medeniyetler tarihine kısaca bir göz atacak olursak ;
Medeniyet,bilim ve teknoloji dünyadaki bütün milletlerin ortak malı olmasına karşın bu süreç uzun koşulu bir bayrak yarışına bezer.
Ortaçağda bu bayrağı İslam Medeniyetleri almış ve zirvelere taşıdıktan sonra gerileme dönemine girmiş ardından da bu bayrağı Batılılar devr almıştır.
Günümüzde imrenerek haklı başarılarına gıpta ettiğimiz Batı medeniyetinin başarısı, bugünkü seviyesine sadece kendi medeniyetinin ve fikri yapısının üstünlüğü ile gelmediği gerçeğini bilmek ve göz ardı etmemek gerekir zira Müslüman bilim adamlarından bir çok sahada etkilenmişler, bilim alanındaki keşiflerinin bir çoğunu, 9. yüzyıldan 14. yüzyıla kadar uzanan dünya tarihinde , dönemin en ileri uygarlığı olan "İslam Uygarlığı"ndan kopyalamışlardır.
Akıla ve bilgiye dayanan islam medeniyeti tarihi,kabul edilmesi gereken bir gerçektir ki, dünyanın bugün sahip olduğu pek çok değere de kaynaklık etmiştir.
Teknik ilimler, tıp, astronomi, cebir ve kimya gibi birçok alanda önemli neticeler elde eden Müslüman bilim adamları, medeniyet ve kültür sahasında uygarlıklar tarihi içindeki haklı üstünlükleri ile kendilerini tüm dünyaya kanıtlamışlardır. Buluşlarıyla islam uygarlığının başarılarını altın harfler ile yazdırılmasına vesile olan Müslümanlar, aslında bu gün imrenerek ama tarih içindeki konumumuzu bilmeden ceddimizi küçük görme gafleti ile izlediğimiz ilerlemelerin de yolunu açmışlar,Batı’daki Rönesans ve Reform hareketlerine öncüllük etmişlerdir.
''Bilim evrensel olduğu için – İlim Çin’de dahi olsa gidip alınız.''
Hadis'i şerifini gerçek anlamda dikkate alan Müslüman bilim adamları öncelikle, Batı'da Roma ve Doğu'da başta Çin olmak üzere, diğer devletlerde geliştirilen bilim ve teknolojiyi rehber almışlar ve önemli kaynakları tercüme etmişlerdir. Bu bilgi birikiminin içinden imanî ve teknik anlamda yanlış ve tutarsız olan noktaları çıkartarak, kendilerine fayda sağlayacak duruma getirmişlerdir.
İlk adım niteliğindeki çalışmalarının ardından, elde ettikleri bilgileri değerlendirip yorumlayarak bilim ve teknolojiye özgün olarak katkıda bulunmaya başlamışlardır. Beşinci yüzyılın ikinci yarısında doğup gelişen İslamiyet, deneye ve gözleme dayalı bilimin gelişmesinde önemli bir rol oynamıştır.
Ayrıca Batı medeniyetine baktığımızda da, çağdaş bilimin doğuşunun yine Allah inancı üzerine kurulu olduğunu görürüz. Allah’ı inkar eden bazı bilim adamları olsa da "Bilimsel devrim çağı" olarak bilinen 17. yüzyıl, Din’de Reform hareketlerinin büyük bir etkisiyle Din dışlanarak değil reform edilerek Allah'ın yarattığı evreni ve doğayı keşfetme niyetiyle araştırma yapan bilim adamları ile doludur. Bu dönemde İngiltere, Fransa gibi ülkelerde kurulan bilim enstitüleri, "Allah'ın kanunlarını keşfederek O'nu tanımak" hedefini benimsemiştir.
Son olarak böyle dar mekan,zaman ve platformlarda tartışmaya günlerin yetmeyeceği konuyu Köklerinden gurur duyduğumuz ulusumuzun tek ve değiştirilmeye kimsenin gücünün yetmeyeceği önderi;
ATATÜRK’ün sözleri ile noktalamk isterim ;“Bizim dinimiz en makul ve en tabii dindir.Ve ancak bundan dolayıdır ki, son din olmuştur. Bir dinin tabii olabilmesi için akla, fenne, ilme, mantığa uygun düşmesi gereklidir. Bizim dinimiz bunlara tamamen uygun düşer.” İfadesindeki gibi İslam’da "din-bilim çatışması" yoktur. Özellikle İslam Dini akla ve bilime önem veren bir dindir.''
Saygı ile... |
|
Tarih: 2 Eylül 2010, 20:20 - İp: 95.***.**9.79 |
| |
----------------
|
|
|
|
| |
|
| |
|
|
|
burake 
üye
(Meraklı)
Antalya
|
Bu mezar taşı normal bir mezar taşı mı? diye sordum kendime...Hayır, biraz bakımsız ve köşesi kırık...Biraz üzmüş müyüz, hedeflerine ihanet mi etmişiz orada yatanın? Bir suç varsa bana göre bunda herkesin payı vardır ve herkes gördüğü her resimden (fotoğraf anlamında değil genel alıyorum) kendi payını çıkarmalıdır hayatta...Herkes kendini sorgulamalıdır...Böyle böyle öğrenir ve gelişiriz...Bu düşündürücü paylaşımınız için teşekkürler... |
|
Tarih: 2 Eylül 2010, 21:20 - İp: 78.***.**0.185 |
| |
----------------
|
|
|
|
| |
|
| |
|
|
|
fkocaeli 
üye
(Amatör)
İstanbul
|
Çok güzel sunum olmuş, bu güzel fotoğraf ile tüm şehitlerimize bir kez daha şükranlarımı sunuyorum,haklarını asla ödeyemeyiz,ellerine sağlık dostum tebrikler ediyorum.
Büyük ATA'YI rahmet ve özlemle anıyorum. |
|
Tarih: 2 Eylül 2010, 21:53 - İp: 85.***.**1.107 |
| |
----------------
|
|
|
|
| |
|
| |
|
|
|
| Sayfa(lar):
1 | 2 | 3 |
|
|
|
*Netfotograf Fotoğraf Galerisi'ndeki fotoğrafların tüm hakları ve sorumluluğu fotoğraf sahiplerine aittir.
Fotoğrafların sahiplerinden izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
|
|
