| Açıklama : |
Gecelerden sabahlara, karanlıklardan güneşlere doğru açılan yüreklerimizin perde aralıklarından süzülen nur katreleriyle geldik kapına...
Biliyoruz, güllerden geçer sana giden yollar ve Yakarışlarla, dualarla, tahiyyatlarla bezenir...
Ey rahmetiyle kalpleri evirip çeviren, Sana kalbimizi getirdik.
Ey kalpleri nuruyla sarıp okşayan...
Onulmaz yaralarla kan-revan kalbimiz avuçlarımızda, kapına geldik...
''Selam olsun ömür seccadesini gönül dergahına serenlere'' Diyebilmeyi ne çok isterdik, ama biliyoruz ki ne yüzümüz var nede hakkımız zira Yüreğimizin zayıf noktalarında mahkum olduk nefsimize...
Yüreklerimiz ezik Rabbim yüzümüz yerde...
Kaldırıp başımızı sonsuzluğa bakmaya yüzümüz yok...
Layık olamadık kulluğuna ve pişmanlığımızın dehlizlerinde boğuluyorken ağlayamadık bile halimize, derinden sessizce...
Zayıf irademizle, alaca karanlık yüreklerimizle bir damla gözyaşı getirebilseydik yürekten, ihlas adına...
Biliyoruz ki pişmanlıklara delil kabul ederdin ...
Rabbim...
Bir avuç ateş böceği uçuver ne olur zifiri yüreklerimize...
Kararan günlerimize, gecelerimize ve ne olursan ol gel diyen aşıkların hürmetine, ne olur affeyle...
Seni aradık durduk gönüllerimizin yalnızlığında menzilsiz yollarımızda ve bir katre rahmetine muhtaç toprağında...
Sefkâtinin gölgesine sığınıyor rahmetini diliyor ve dileniyoruz Ya Rabbim...
Cumanız Mübarek olsun |