Açıklama : |
PAZAR YERi ISLAKTI
Cıvıl cıvıldı yine pazaryeri,
“Pazar güzeli bunlar
Dalından koptu yeni,
Patatesler Ödemiş’in,
Yeşillikler Tire’li.”
Kulaklarımda çınladı
Satıcıların canhıraş sesi.
Oyuncak istiyordu besbelli.
Bir çocuk çekiştiriyordu anneyi,
Bir adım atmıyordu ordan ileri.
Kadın sepeti doldurdu da
Sanki oyuncak mı kaldı geri?
Kimilerinin yarımdı filesi,
Kimileri de kıtlıktan çıkmıştı sanki.
Alıcılar, satıcılar çekildi,
Gün sona erdi, ıssız kaldı pazaryeri.
Başka pazarlarda görücüye çıkacaktı
Malların tüketilmeyenleri…
Gece hava ayazdı, pazarcılar bitaptı.
Eve götürdükleri ekmek parası
Ve pazarın dar sokakları
Onların alın terlerinden ıslandı…
El ayak çekilince ortalıktan
Çöpçüler işbaşı yapmadan
Geldiler arka sokaklardan
Pazarın gececi müdavimleri.
Ellerinde pazar sepetleri,
Yiyecek bir şeyler aradılar
Karıştırdılar atılan çöpleri…
Ürkekti bakışları,
Çekingendi davranışları.
Sokak lambalarının altında
Gölgeleri uzadı, uzadı...
İki kereviz, üç pırasa, beş soğan,
Nasipten fazlası olmaz dediler,
Çocuklar bu gece tok yatacaktı anlaşılan.
Utandılar birbirlerinden
Utandılar kendilerinden, kaderlerinden.
Boş dönmedikleri için eve
Gizli, buruk bir sevinç geçti içlerinden.
İyi ki karanlık bastırdı da
Evlerine döndüler kimseler görmeden…
Naime Özeren
Garip ülkemin gerçekleri, insanları düşünmezler neden diye, asla isyan etmezler, susarlar susarlar, anlatırsın dinlemezler, dinler görünürler ve hep her şeyi bildiklerini sanırlar: Takdir-i İlahi...
Elden ne gelir ? Kaderlerine boyun eğerler... |