Açıklama : |
O artık sonsuzluğa gitti.
12 yıl gece gündüz hiç ayrılmamıştık böylesine.. Gitti dönmemecesine..
Gözlerimize son bakışını unutamıyorum.
Hep korkardım ayrılık gününün gelmesinden, ama geldi işte.. Ve o giderken o an yanında olmayı istemiştim hep..
Ve yanındaydım o anda..
Son anlarında Panç'ın gözlerinden yaşlar düşüyordu.
Ben siliyordum ama bir daha düşüyordu. Ardı ardına..
Vallahi de billahi de.. PANÇ AĞLIYORDU.
Acısı düşüyordu adeta damla damla..
Ve dua ettim; "Allahım, onu sana veriyorum, ben hazırım. Al artık onu.." dedim.
1 dakika dolmadan aldı rabbim onu..
Hani ben hazırdım? Hani hazırdım?
Neden şimdi içimde dağlar yerle bir? Neden uyurken bile beynimdeki acıyı hissediyorum her an?
SIKILMADAN OKURSANIZ; "BABAM BANA HAYATIMIN DERSİNİ VERDİ"
Rahmetli babamla ikimiz eski ve bahçeli bir evde 1-2 kedimizle yaşıyorduk. 1997 yılının ağustos ayıydı. Hatta belki de ağustosun 8' iydi. Bir dostum getirdi Panç'ı bize.. Henüz 1 aylık bir bebekti. Annesini öldürmüşler zalim insanlar.. Sonra Panç ailemize girdi, eve bir canlılık gelmişti. Gitgide büyüyordu, çok canlıydı, neşeliydi. Babam onu çok ama çok sevdi. Büyüdükçe yaramaz olmuştu. Bahçemizdeki çöp kutusunu sürekli devirip dağıtıyor, eşyalarımızı ise eline geçirirse ısırıp parçalamaktan büyük keyif alıyordu. Çünkü o daha çocuktu, en deli çağıydı.. Ben ise gitgide kızmaya başlamıştım bunlara.. Çünkü evi ben temizlerdim hep.. Artık yormuştu beni.. Canıma tak etmişti.
Birgün babam, Panç ile kır gezisinden geldiğinde, bana:
-Panç'ı bugün bir subay gördü, çok beğendi. Ve bize ...... TL para teklif etti. Satar mısınız dedi.
-Ama baba, bu çok hem de çok iyi bir para.. Hemen verelim. Hem paraya ihtiyacımız var.
Babam "hayır" dedi. Ben ısrar ettim, o ise "hayır asla satmam" dedi. Ama ben yılmadım. Ertesi gün yine şansımı deneyeyim dedim.
-Bak baba, bir sürü ihtiyacımız var. Hem Panç çok yaramaz.. Ayrıca o subayla mutlu olur, ona çok iyi bakarlar.
VE SÖZÜN BİTTİĞİ YER:
-Kes artık.. İnsan evladını satar mı yahu???
Dondum kaldım. Boğazıma bir ilmek düğümlendi. Sadece yutkunabildim! Canım babamın bu sözü, tokat gibi olmuştu bana..
Hemen bir hafta sonra, ben ve 1-2 arkadaşım, 15-20 kişilik kalabalık bir gruptan fena dayak yedik. Eve gidemedim, yüzüm gözüm şişmişti. Ve arkadaşın bekar evine sığındık. 12 gün orada kaldım. Arada eve telefon ediyor ve müzik çalışmalarımız olduğu için henüz gelemeyeceğimi söylüyordum. O sırada bahçeden Panç'ın sesini duyuyordum hep.. Ve evet.. Onu özlüyordum. Hem de çok.. Meğer seviyor muşum keratayı da haberim yokmuş!
Ve 12 gün sonunda iyileşince eve doğru yola çıktım. Yaklaştım.. Bahçe kapısını usulca açtım. Merak ediyordum ne olacak diye..
Ne oldu biliyor musunuz? (şu an gözyaşlarım düşüyor)
Benim "satalım" dediğim Panç, beni görünce delirdi sevinçten.. Onu hiç öyle görmemiştim.
Size bunu anlatamam! Sevinçten kendini yerden yere atıyordu. Üstüme atlıyor, zıplıyor, sarılıyor, seviyor, çıldırıyor, kesik kesik havlıyordu. Beni ne çok özlemiş Allahım!
Sarıldım, sarıldım ve söz verdim:
"Artık benim bir ömür yoldaşımsın, evladımsın"
----------------------------------------------------------------------------
Evladımızı, yoldaşımızı, 8 ağustos günü Allah'a teslim ettik. O şimdi babamız Şampiyon'un yanında..
Sıkılmadan okuyan dostlardan Allah razı olsun. Onu burada sevenlerden, fotoğraflarına 1-2 satır karalayanlardan, Allah razı olsun.
Bu fotoğrafı, onun sonsuzluğa göç ettiği zaman için saklamıştım.
Allah'a emanet olun..
|